Nirvana Keşifte: 2016

Ucuz Uçak Bileti Bulmanın Yolları

By Nirvana Keşifte - Kasım 19, 2016

Türkiye’de pek çok kişi Aralık ayında seyahate çıkmayı, yeni yıla başka bir şehir ya da ülkede girmeyi planlıyor. Peki, uçak biletini hesaplı bir şekilde satın almak ve seyahat masraflarını minimize etmek için ne yapmalı? Seyahat sitesi momondo’nun geleneksel ‘Yıllık Uçuş Araştırması’ ucuz bilet almanın püf noktalarını açıklıyor.

13 MİLYAR UÇUŞ İNCELENDİ

Araştırma kapsamında, dünya genelinde en çok tercih edilen 100 rotada gerçekleştirilen 13.2 milyar uçuşa dair veriler incelendi. En dikkat çekici sonuçlar şöyle:

DOĞRU GÜNDE ALINAN BİLET YÜZDE 28 KAR ETTİRİYOR

En ucuz bilet, uçuş tarihinden 56 gün önce bulunuyor. Bileti bu tarihte alarak ortalama yüzde 28 oranında kar etmek mümkün. En pahalı biletler ise uçuş günü alınan biletler.

AKŞAM UÇMAK DAHA HESAPLI

Araştırmaya göre, 18.00 – 00.00 saatleri arasında gerçekleşecek uçuşların fiyatları, günün diğer saatlerindeki uçuşlara göre daha hesaplı. Saat 15.00’ten önce gerçekleşen uçuşlar, en pahalı seçenekler konumunda. Sabah ve akşam uçuşları arasındaki fiyat farkı ise ortalama yüzde 5.

EN UCUZ GÜN SALI

Salı günlerinde yapılacak uçuşlar, haftanın diğer tüm günlerinden daha uygun fiyata sahip. Haftanın en pahalı günü ise pek çok kişinin seyahat etmeyi tercih ettiği Cumartesi. Verilere göre Salı uçanlar, Cumartesi uçanlara göre yüzde 11 oranında kar edebiliyor.

İDEAL TARİH DEĞİŞTİ

Diğer yandan bu yılki araştırma, bilet almak için ideal tarihin değiştiğini de ortaya koyuyor. 2014 ve 2015’teki araştırmalar, bu yıllar içerisinde ideal tarihin uçuştan 53 gün öncesi olduğunu göstermişti. Ancak elbette yıldan yıla değişmeyen sonuçlar da var. Örneğin en pahalı seçenek, halen uçuş günü alınan bilet.

Araştırma hakkında daha fazla bilgi için, aşağıdaki adresi ziyaret edebilirsiniz:

http://www.momondo.com.tr/content/annual-flight-study/

0 Comments

antalya

Nirvana'da Balayı Tatilimiz ve Sabah Gazetesine Çıkan Yazım

By Nirvana Keşifte - Ağustos 19, 2016

Herkese Hello! Aslında bu yazımı eski blogum da paylaşmıştım ama orada ki bütün fotoğraflarım silindiği için o blogumu artık kullanmayıp bu blogu açtığım için en sevdiğim postumu da buraya eklemek istedim. :)

Düğünden sonra en güzel şey Nirvana'da Balayı!!!

Herkese Merhaba Ben Nirvana! :) Evet otelin adıyla aynı, ne şans ama :) Sizlere Nirvana Otelde çok güzel geçen balayımızdan bahsetmek istiyorum. Öncelikle düğün ve ev hazırlık aşaması her ne kadar çok güzel olsada insan o koşuşturmacada çok yoruluyor. Her bir ayrıntı için kilometrelerce yol gittiğimizi biliyorum, hem beynen hem bedenen insan bir molayı haketse de düğün zamanı hızla geliyor, dinlenmek için vaktiniz pek olmuyor :) Gelinlik provaları, kuaför provaları, ayakkabıydı, taçtı, kına gecesiydi.. Daha bir sürü detaylarla ilgilenmekten artık düğün bitse de balayına gitsek diyor insan ister istemez.

Balayı en özel en unutulmaz tatildir bence öyle de olmalıdır o yüzden bizde balayı için çok araştırmalar yaptık nereye gidelim diye ama aklımızda hep benim geçen seneden beri takip ettiğim adımı taşıyan Nirvana Otel vardı :) Otelin adı Nirvana olması benim dikkatimi çekmişti başta ama içini bilmiyorduk, Nirvana adını taşıyan çok çeşitli yerler var ama adımın anlamını bakalım gerçekten yaşayabilecek miydik bilmiyorduk , ben internet sitesinden sosyal medya hesaplarından takipteydim Nirvana Oteli ve takip ettikçe, baktıkça hayran olduk ve her yerde karşımıza çıktı gazete okurken, dergilerde ve dedikki kesinlikle burası Nirvana Otele gitmeliyiz.

Düğünümüz pazar günüydü balayına biz salı sabahı gittik, pazartesi koştur koştur otelden çıkıp eve gidip havaalanına telaşla gitmeyelim diye salı gününe aldık biletimizi böyle daha iyi oluyor tavsiye ederim yeni evleneceklere. Sabah havaalanına geldik uçağımız rötar yapmıştı. Biz Ani tur ile aldık balayımızı bizi bekleyen kocaman lux bir araca bindik ve otelimize doğru yol aldık. Yollarda dağların içinden tünellerden geçtik. Ve Beldibi tabelasını gördük. İkimizde çok heyecanlıydık oteli çok merak ediyorduk.

İşte geldik kapıda kocaman Nirvana yazısı altından geçtik, lobideydik, otel ilk görüşte aşk gibiydi herşey güzel görünüyordu, yanımıza bir görevli gelip odamızı ayarladı sonra bir golf arabasına binerek odamıza giderken etrafı tanıttı. Etraf tam bir cennet! Herşey en ince ayrıntısına kadar mükemmel şekilde düşünülmüş, odamıza geldiğimizi söylediğinde gözlerime inanamadım bir villaydı arkada bir bahçesi ve oturma grupları vardı, içerisi zaten kalbimi çalmıştı, oteli seçtiğimizde bu kadarını hiç hayal bile etmemiştik. Odamızın arkasından iki üç adım attığımızda havuzumuz vardı. Arete dönüp "Hep burada yaşasak olmaz mı?" dedim

Eşyalarımızı bırakıp hemen mayolarımızı giyindik hava çok sıcaktı attık kendimizi dışarı biraz etrafı keşfedip havuza ve denize girdik. Odamızdan çıkınca her yer ağaç orman havası kuş sesleri, hatta bazen yerde kertenkele bile gördük her şey çok doğal, villalar yapılırken hiç ağaç kesilmediğini bazı villaların kenarından çıkan ağaçlardan fark ettim, sorduğumuzda da evet hiç kesilmediğini söylediler. Yol kenarlarında geri dönüşüm çöpleri vardı onlarda ayrı ayrı toplanıyor. Su şişelerimiz odamızda, restauranlarda hep camdandı. Çalışanlar çok güler yüzlü, bir istediğimizi iki etmiyorlardı. Deniz kenarına geldik ve işte fotoğraﬂarda görerek bayıldığım pavilionlar, gerçekte daha güzelmiş :) hemen bir foto çekinmeden olmaz tabi :)

İstediğimiz bir gün pavilionların birinde rezervasyonumuz varmış, balayı çiftlerine özelmiş :)

Balayı çiftlerine özel diğer şeylerden biri de A'la carte restaurantlardan istediğiniz birinde ücretsiz yemek yiyebiliyorsunuz. Biz Steak House'u seçtik. Weldone Steak house a giderken bize böyle güzel bir masanın hazırlandığını bilmiyorduk. Çiçeklerle kalp yapılmış ve mumlar vardı, çoook beğendim.

Sonra ara sıcaklarla başladık herşey mükemmeldi,sucuklar, peynirler... Sonra etimizi seçtik, yemeğimizi de yedikten sonra şeﬁn bize önerisi Gaziantepli ustanın enfes dondurmalı baklavasını yedik ayy tadı hala damağımda kesinlikle deneyin tavsiye ediyorum :)

Nirvana Otelinde yaz konserleri oluyormuş bizde gittiğimizde dünyaca ünlü yıldızları görünce anladık hatta onlarla selﬁe çekinme şansı bulduk ve o dünyaca ünlü yıldız instagramda selﬁemizi beğendi wow :) O yıldız Faydee, çok eğlendik şarkıların çoğunu biliyorduk o yüzden çok eğlenceli bir konserdi kendisi de çok sıcak kanlı birisiydi. Ondan önceki gün de anﬁ tiyatroda her akşam çok değişik danslarla nefesimizi kesen cuba dans ekibi vardı. Sonraki gün bir de baktık ki Aref geldi :) Evet Acunun Programında ünlenen Aref , çok güzel bir show ile bizi gene büyüledi vala yakından da çözemedik nasıl yaptığını :) Onunla da selﬁe çekindik :)

Odamızdan çıkacakken kapı çaldı ve vazo içerisinde güllerim geldi o kadar mutlu oldum ki bu sürprize :) hemen evimizin bahçesinde bir foto çekinmeden olmaz :) otel odamıza evimiz diyorum çünkü bana göre bahçeli bir ev ve bu hafta orada yaşayacağımız için evimizdi bana göre , hiç evimizden ayrılma vakti gelmesin bitmesin bu rüya diye dua ediyordum her gün, herşey rüya gibiydi uyanmak istemiyordum cennetteydik sanki...

Paviliondaki günümüzden ;Peynir tabağımız, şaraplarımız, kokteyllerimiz, dalga sesleri, sevdiğiniz ve siz daha ne olsun...

Ve bir diğer güzellik , odamıza gelen kahvaltıydı, bunuda istediğiniz bir gün yine siz ayarlayabiliyorsunuz, biz bahçemizde yaptık kahvaltımızı, şişe geçirilmiş salamlara bayıldık :)

Otelimizin yemekleri sabah, öğlen, akşam her şeyiyle mükemmeldi. Her şeyin sınırsız olması ve gözünüzün önünde olması her şeyden tatma isteğinizi arttırsa da çok fazla kaçırmamak lazım malum yaz dönemi ﬁt olmak lazım :) ama insan genede tatlılar size öyle masum masum lezzetli şekilde bakarken dayanamıyor. E birazcık kaloriden kimseye zarar gelmez değil mi ;)

O kadar çok fotoğraf çekindik ki hangisini paylaşsam bilmiyorum çiftlere önerim mutlaka yanınızda selﬁe çubuğu getirmeniz çünkü otelde fotoğraf çekinecek öyle güzel yerler var ki hatta çerçevelerin birinde hatıra pozu vermeden dönmeyin :) Ha bir de unutmadan aktivite panolarını takip edip o gün hangi etkinlik saat kaçta öğrenebilirsiniz, havuzdaki etkinlikler benim favorimdi, hemen hemen hepsine katıldım diyebilirim, süper bir anı oldu benim için. Dart oyunda kendimi pek başarılı saymasam da 1. Olmuştum ;)

Biz Nirvana Otelden nasıl ayrılacağız bu cenneti bırakıp nasıl döneceğiz diye düşünürken dönüş vakti geldi ayaklarımız geri geri gitsede gerçek hayata evimize unutulmayacak güzellikte anılarla döndük. Ve iyi ki de Nirvana Oteli seçmişiz iyi ki de buraya gelmişiz dedik. Gerçekten bize ismimin anlamı olan sonsuz mutluluğu yaşattılar. Balayı için çok güzel bir otel olduğu gibi ileride çocuklarımızla gelmek için de kendimize söz verdik çünkü çocuklar için de binbir çeşit eğlenebilecekleri hem kids club hem kumlu park hemde kaydıraklı oyuncaklı havuzlar var burada çocuklarınızla da süper vakit geçirebilmeniz için de herşey düşünülmüş bir anaokulu öğretmeni de olarak bunları görmezden gelemezdim ayrıca kids clubın içini de gezdim çok ferah adeta bir anaokulu gibi eğitmenler de çocuklarla çok güzel ilgileniyolardı.

Her şey son derece süperdi, bunda emeği geçen ahçıdan garsona, bitkileri temizleyen teyzelerden, müdüre, resepsiyonda tanıştığım çok tatlı karşılama ekibinden bloggera, animasyon ekibinden kurucunuza kadar herkese burdan teşekkür ederiz. Biz Nirvana'ya ulaştık çok mutlu ayrıldık ama tekrar gelmek için can atıyorum. Bana burada yazma fırsatı verdiğiniz için de ayrıca teşekkür ederim. Bizim balayımız böyleydi sizde daha güzel anılarla ayrılmak Nirvana'yı en üst mertebeyi balayınızda yaşamak için Nirvana'ya gelin.

Ve bu yazdığım blog yazısının ben sadece Crystal hotelsin blogunda yayınlanacağını zannediyordum ta ki bir telefon gelip yazımın çok beğenildiği ve Sabah gazetesinde reklamda kullanılacağını duyana kadar. Ertesi gün Sabah Gazetesini aldığımda yarım sayfa olarak Nirvana Hotel'in reklamında yer alması beni havalara uçurdu. Balayımız da bana çok güzel bir hatıra kaldı. Tekrar teşekkürler.
Anlattıklarım dan sonra Nirvana Otele giden arkadaşlarım dan da çok güzel övgüler aldım anlattığın kadar varmış çok memnun kaldık dediler. Ben daha çok mutlu oldum. Tavsiye ettiğim bir yerin beğenilmesi ve bana olumlu geri dönüşü gururlandırdı. Evlenecek çok arkadaşım olduğu için hepsi soruyor bende gidip gördüğüm için tavsiye ediyorum.

Sevgiler

Nirvana.

0 Comments

faralya

Fethiye Ölüdeniz - Faralya - Kabak Koyu | Tatil Rotam 3

By Nirvana Keşifte - Ağustos 17, 2016

Biz yollara düştük gene, Göcek'den çıktık Fethiye'ye doğru yol aldık, ilk durak, Ölüdeniz'i merak ettiğim için Ölüdeniz oldu. Ama keşke gitmeseydik dedik, çünkü o kadar kalabalıktı ki rahat edemedik. İçeri girmemizle çıkmamız bir oldu, İstanbul'daki adaların pazar günleri olan doluluğundandı. Her telden insan vardı. O yüzden hemen çıktık, içeri girerken de ücret ödüyorsunuz. Ona rağmen aşırı doluluk vardı bayramında etkisi vardı tabi bunda.

Ölüdenizin ölü kısmı değil de ilk giriş kısmı daha sakindi, bayramda gidecek olanlar o plajı tercih edebilirler. Havada her zaman paraşütle uçanları görebilirsiniz o görüntü çok hoş. Snapchatte filtresi bile var :) (aşağıdaki foto)

Biz Ölüdenizden çıktık ama iyi ki erken gitmişiz yoksa içeri bile giremeyecekmişiz, çıkışta öyle bir araç sırası vardı ki yolda, Fethiye girişine kadar. Biz doğruca Faralya'ya gittik. Orada Rezervasyonumuz da vardı. Yolda gördüğünüz manzaralar o kadar güzel ki, bazen fotoğraf bile o güzellikleri anlatamıyor. Uzunca bir dağ tırmanışı ardından Faralya'ya ulaştık.

Faralya'da önce otelimizi bulduk. Burada size sadece bir oda vermiyorlar bir ev veriyorlar bungalow taş evlerden, içeri girince bizi bu manzara karşıladı. Herşey otantik, doğal malzemelerden yapılmıştı. Odunlardan ayna, askılığa bayıldım. Hemen eşyalarımızı koyduk biraz da telefonlarımızı şarj edip doğruca çok merak ettiğim Kabak Koyu'na gidiyoruz.

Kabak Koyuna gitmek için önce aracınızı yukarıda park etmeniz gerekiyor, sizi kabak koyuna indiren servisler var onlara binip iniyorsunuz, araba inişi yasak belli bir mesafeden sonra. İniş yolu o kadar korkunç ki servisin koltuklarını nasıl sıktığımı hala hatırlıyorum. İki yanı uçurum olan incecik patika bir yoldan aşağıya iniyorsunuz, hemen korkmayın servisçiler artık o kadar alışmışlar ki yola hemencecik iniyorlar. :)

Ama şu manzara o inerken korktuğunuz yola değiyor, deniz harika zaten. Çok da kalabalık değildi. Kabak koyuna yakın konaklama yerleri de var. Koyda denize girdikten sonra biraz acıktık, orada bulunan bir otelin restaurantı herkese açık olduğundan orada oturuyoruz ve her çeşit yiyecek içecek tatlı bulabileceğiniz bu yerde yemeklerimiz, meyvelerimiz yiyip tekrar deniz gidiyoruz. Burada kamp yapanlarda var, camping yerleri de bulunuyor. Denizden akşamüstüne doğru çıkıp tekrar servislerimize binip yukarı çıkıyoruz, aracımıza binip otelimize gidiyoruz.

Otelimizin adı Faralya Yörük Evi otel bu önünde fotoğraf çekindiğim bizim odamız yani evimiz :) ben buralara bayıldım, tam köy hayatı yaşama hissi veriyor. Odamızın balkonu da vardı ve deniz tam karşınızda. Manzaraya diyecek hiç bir şey yok. Otelimiz bu bölgedeki tek taşdan eve sahip ve sadece 4 tane bu evlerden var. Otelimizin aynı zamanda teras da restoranı var, gün batımını izleyerek akşam yemeğimizi yiyoruz.

Sabah erkenden çok ilginç şekilde çok dinç horoz sesleri ile uyandık, sanırım havanın temizliğinden dolayı enerjik ve dinç uyandık. Çok güzel bir organik köy kahvaltımızı yapıyoruz, kahvaltıda bulunanlar otel sahiblerinin kendi bahçesinden üretilen taze organik yiyecekler. Hepsi harikaydı

Biz Faralya'yı Kabak Koyu'nu çok beğendik ve otelimizden de çok memnun kaldık, buralara gelmeyi düşünenlere tavsiye ederiz.

Kahvaltımız da bittiğine göre bir sonraki durağımıza gidebiliriz. Bir sonraki duraklarımız : Kalkan, Kaputaj plajı ve Kaş :)

xxx
Nirvana.

0 Comments

featured

Göcek - Tatil Rotam 2 | #nirvanakesifte

By Nirvana Keşifte - Ağustos 12, 2016

Herkese Hello!

Tatil rotamın ikinci durağı Göcek , burası tam bir tekneci cenneti diyebilirim, herşey tekne müşterileri için ayarlanmış gibi, küçük bir kasaba olmasına rağmen çarşısında lux mağzalar, büyük marketlerde satılan avrupa yiyecek içecek,içkilere kadar var. Ayrıca tüm marketler macro, carefour bile teknelere ücretsiz servis yapıyor. Göcek'e gelmeden otelimizi ayarlamıştık , burada çok büyük oteller yok genellikle butik oteller çoğunlukta, biz otelimizden çok memnun kaldık. İsmi Kybele . Otelleri booking.com dan ayarladık.

Kybele Otel'in sahibi Gürsü Bey çok gülerüzlü ve misafirperverdi, bize mutlaka ada turu yapmamızı önerdi, biz de onun tavsiyesine uyarak atladık küçük teknelere bizi Göcek Adasına götürdü.

Ada çok güzeldi sessiz, temiz, deniz de çok güzeldi, orada hem denize girip hem yemek yiyip zaman geçirebileceğiniz oturma yerleri de var, bazen yanınıza horozlarda geliyor çok tatlılar :)

Saat akşama gelirken dönüş için bizi getiren tekneyi bekledik zaten saat başı tekneler gidip geliyor adaya. Bizde denizden otelimize döndük. Hazırlanıp akşam yemeği için dışarı çıktık, tabi önce Gürsu Bey'e tavsiye edebileceği güzel bir restaurant var mı diye sorduk. Oda bize Özcan Restaurant tavsiye etti. İyi ki de etmiş çok güzel mezeleri vardı, özellikle kabak çiçeği dolması harikaydı. Sonradan öğrendim ki o restoran Göcek'in meşhur restorantlarındanmış. Buradan Gürsü Bey'e tekrar teşekkür ederiz tavsiyesi için :) Bir yere gittiğinizde oranın yerlisinden bir şeyleri öğrenmek daha iyi oluyor.

Bu arada Göcek'e gidip marinasını gezmeden olmazdı, çok güzel bir marinası var, gidecek olanlar mutlaka gezin, zira gezecek başka bir seçenek yok çarşısından başka :)

Göcek'e bir gün ayırmıştık ama keşke bir günümüz daha olsaydı dedik.

Sabah kahvaltımız hepsi organik, otel sahibinin eşinin ellerinden güzel reçeller, kekler yedik, ellerine sağlık tekrardan hepsi çok güzeldi. Otelin aile işletmesi olması bu açıdan çok güzel tam bir aile ortamı onlara misafirliğe gitmişiz gibi ağırlandık.

Kahvaltımızı edip, Fethiye'ye doğru yola çıkıyoruz.
Önümüzdeki duraklar: Ölüdeniz,Faralya,Kabak Koyu.
Okumak için tıklayın
Beni instagramda takip etmek için : nirvanakesifte
xxx
Nirvana

0 Comments

akyaka

Azmak - Akyaka -Köyceğiz | Tatil Rotam 1 #NirvanaKesifte

By Nirvana Keşifte - Temmuz 15, 2016

Herkese Hello!

Herkes gibi bizde tatil planları yaparken, aklımda hep keşfetmek istediğim yerler vardı, ben de bu fikrimi söyledim ve biz tatil rotamızı bu keşfedeceğim yerlere göre çizdik.

Tabi bu rota işi biraz meşakkatli.

Tatil rotası hazırlarken öncelikle dikkat etmeniz gereken nokta; Haritada gideceğiniz yerleri belirleyip aradaki km yi ve saati belirlemek zira bir yerden bir yere gitmek çok uzun sürüyorsa o gün orada konaklamayı tercih edebilir, bir sonraki gideceğiniz yer için de dinlenmiş olursunuz.

Biz öyle yaptık.

Cuma günü gece 3 de yeni Orhan Gazi köprüsünden geçerek Kuşadasına doğru yol aldık. İlk Kuşadasına gittik çünkü benim ailem orada olduğu için ilk onları ziyaret edip tatilimize başladık.

Kuşadasında 10 sene kadar yaşadığım için her yerini avucumun içi gibi biliyorum, keşfedeceğim çok şey kalmadı ama bazı yeni yerler açılmış ve artık şehirleşmiş diyebilirim.

Dipnot: Kuşadasına gidiyorsanız Efes Antik kenti, Meryemana evini, Şirinceyi gezebilirsiniz.

İsterseniz oralarla ilgili bir post da hazırlayabilirim, oraları da avucumun içi gibi bildiğimi söyleyebilirim. Hatta oraya gelen turculardan hikayelerini de dinleyip öğrenmişliğim vardır ;)

Neyse biz kendi rotamıza dönelim Akyaka'yı çok merak ediyordum orada Azmak nehrine gitmeyi istediğim için Kuşadasından erken saatte yola çıktık, Aydın-Muğla yolunu takip edip buraya ulaşabiliyorsunuz.

Bir dipnot daha: Akyaka'ya inen yollar çok keskin virajlı, bildiğin durarak dönüyorsun, U şeklinde virajlar var aman dikkat. Ve bizim o virajda fren balatalarımız yandı ve frenler tutmadı, arabanın arkasından kokular gelmeye başladı,önce dışarıdan geliyor diye düşündüm ama sonra hemen panik yapmadan kenara çekip durduk, arabanın arka lastiklerinden dumanlar çıkıyordu ve felaket bir koku vardı, çok korktum. Önümüzde duran araba da aynı şikayetten duruyormuş.

Hemen telefon ettik İstanbul'a araba konusunda uzman akrabalarımız sayesinde arızayı anladık, biraz bekledikten sonra geri bindik, frenleri test ede ede gittik.(Ki arabanın bakımı daha yeni yapılmıştı)

Tatilimiz macera ile başladı.

Sonra burada Azmakkapı Orfoz Restaurantta kahvaltı yaptık, bir yandan arabayı düşünüyor bir yandan yakınlarda oto tamircisi var mı diye googledan araştırıyorduk.

Kahvaltı çok güzeldi semaverden çayımızı içip, karnımızı doyurduktan sonra ben Azmak nehrine ayağımı sokmadan durur muyum :)

Aman Allahım Buzzz!!

Bir foto için Buz gibi suya ayağımı da soktum :)

Ama manzara enfes, nehirde tekneyle tur da yapabiliyorsunuz, bu buz gibi suda bir adam yüzüyordu inanamadım.

işte o foto :)

Akyaka'daki evleri çok beğendim, tam tatil beldesi, sakin, yeşillikler içinde.

Sonra biz yol kenarında bir oto tamircisi bulduk, adam biraz bekletin dedi, bizde beklettiğimiz söyledik ve birşey olmayacağını çok virajdan dolayı frene çok basmaktan olabileceğini söyledi.

Rahatladık yola devam ettik. 2. keşfedeceğim yer Köyceğiz de ki o meşhur salıncaklı yer! :)

Haydi navigasyona yaz Nirvana.

Tatil de olmazsa olmazımız Yandex Navigasyonuydu :) Hayat kurtarıyor valla.

Yoksa bu patika yollardan geçip bu kadar güzel bir yere geleceğimiz aklımıza gelmezdi.

Hemen koşup salıncağa atlıyorum, ay bir güzel ki sabaha kadar sallanabilirdim orada bıraksalar.

Restaurantın ismi Yeşil Vadi, civarda çok restaurant var ama ben bu salıncağın olduğu yeri istediğim için burayı tercih ettik.

Bu salıncağa binemeyenlere alternatif durgun suda bir salıncak daha var orada suya da giriyorlardı.

Buradan çıkıp Göcek'e doğru yol aldık orada rezervasyonumuz vardı. Bir sonraki Göcek postunda görüşmek üzere. Göcek postunu okumak için tıklayın
Bana sormak istediğiniz sorularınız varsa mail atabilir veya yorum bırakabilirsiniz.
nirvanakesifte@gmail.com
xxx
Nirvana